Nabokov’dan Dostoyevski eleştirileri: “Dostoyevski’yi madara etmek için sabırsızlanıyorum”

Vladimir NabokovVladimir Nabokov’un Dostoyevski’den pek hazzetmediğini biliyorduk. Lakin, geçtiğimiz günlerde İletişim Yayınları’ndan, Yiğit Yavuz, Fatih Özgüven ve Ayşe Nihal Akbulut çevirisiyle çıkan Rus Edebiyatı Dersleri bizi yine de afallattı. Nabokov’un 1948-58 yılları arasında ABD’de çeşitli üniversitelerde verdiği derslerin notlarından oluşan kitapta, önemli Rus yazarlar, eser eser gidilerek ele alınmış. Tolstoy, Gogol, Turgenyev, Çehov, Gorki ve elbette Dostoyevski.

Nabokov derse, “Dostoyevski’yi madara etmek için sabırsızlanıyorum,” diyerek başlayınca ister istemez biz de sabırsızlandık ve ilginç bulduğumuz tespitleri sizler için not ettik.

Dostoyevski’nin Sibirya’da yaşadığı talihsiz olayı (dört yıl ağır ceza almıştı fakat felaket bir prosedürle önce vurularak idam edileceği beyan edilmiş, idam gömleğini giyip direğe bağlandıktan sonra gerçek cezası yüzüne okunmuştu) onun için kırılma noktası kabul ederek, Sibirya’dakiler gibi acımasızca bir tespit yapıyor Nabokov: “Bunun üstesinden hiç gelemedi.

Bu olaydan önce yazdığı romanlardan Öteki’yi gerçek bir sanat eseri olarak kabul ediyor (gerçi onu da Gogol taklidi olarak gördüğünü söylüyor sonraları) ve Dostoyevski’ye gerçek ününü kazandıran efsanevi romanların tümünü çöpe atıyor. (Aman Allahım!)

Dostoyevski’nin zevksizliği, Freud öncesi kompleksler içinde çekilen acılarla tekdüze biçimde uğraşması, insan vakarının trajik bahtsızlıkları içinde yuvarlanıp durması — bütün bunları takdir etmek zordur. Bütün karakterlerin “günahın içinden gelerek İsa’yı bulma”larından, yahut Rus yazarı İvan Bunin’in dobra dobra söylediği gibi, “İsa’nın her tarafa dökülüp saçılması”ndan hoşlanmıyorum. Nasıl ki müzik kulağım yoksa, Dostoyevski’nin Peygamberi’ni duyacak kulağım da yok maalesef.

Dostoyevski’nin, “eski moda bir yöntem”le karakterlerinin dış görünüşünü bir kez betimleyip daha sonra hiçbir sahnede buna değinmeyişi, “üst üste sahneler, diyaloglar, insanların bir araya getirildiği sahneler… beklenmedik bir ziyaretçi, trajik olayların ortasında gerçekleşen rahatlatıcı gülünçlükler” vs. gibi tüm tiyatro hilelerini kullanmakla romandan çok piyese yaklaştığını, fakat piyes olarak ele alındıklarında ise fazla uzun ve dağınık olacağından bunu da beceremediğini söylüyor Nabokov. (Tövbe tövbe…)

Bildiğimiz üzere Dostoyevski büyük bir hakikat arayıcısı, ruh hastalıkları konusunda bir dahidir; ama onun Tolstoy, Puşkin, Çehov gibi büyük bir yazar olmadığını da biliyoruz.” Kitaplarının, başyapıt olmak için uyulması gereken “ahenk ve iktisat hissinden yoksun şekilde, alelacele yaratıldığı” için çuvalladığını da ekliyor. (Neredeyse ikna olacağız!)

Suç ve Ceza’da “faşist”; Ecinniler’de “gerçek bir espri anlayışından yoksun”, “boş bir lafazan”; Budala’da “can sıkıcı”; Yeraltından Notlar’da “ahlaki açıdan güdük” Dostoyevski… Daha neler neler… (Ağlayasımız geliyor!)

Nabokov’un, Rus düzyazısının en büyük sanatçılarını sıralarken Dostoyevski’yi nereye koyduğuna bir bakın:

Bir, Tolstoy; iki, Gogol; üç, Çehov; dört, Turgenyev. Bu biraz öğrencilere not vermek gibi bir şey; herhalde Dostoyevski ile Saltikov da, aldıkları kötü notları konuşmak için kapımda bekleşiyorlardır.

Jean-Paul Sartre’ın, Nabokov’a laf atmak için onu “Dostoyevski taklitçisi” olarak suçlamasının Nabokov’a nasıl ağır geldiğini şimdi daha iyi anlıyoruz. Nabokov da derslerinden birinde Sartre’ı aynı şeyle suçlamış. “Kavga etmeyin n’olur, biz üçünüzü de seviyoruz,” diyesimiz geliyor.

(Not: Görsel, bir Michael Daye çalışması. Nabokov’un tüm eserleri İletişim Yayınları’nda. Dostoyevski’ye ise İletişim, İş Bankası, Can ve Everest‘ten ulaşabilirsiniz.)

Website | + posts

Nabokov’dan Dostoyevski eleştirileri: “Dostoyevski’yi madara etmek için sabırsızlanıyorum”” üzerine 2 yorum

  1. Dostoyevski edebiyatın ilahıdır. Ondan etkilenmeyen hiç bir yazar, gerçek yazar olamaz.
    Nabakov derin bir aşağılık kompleksi içinde. Çünkü onu hiç bir zaman aşamayacağını çok iyi biliyor.

Bir Cevap Yazın