Haftanın Eğlencesi: Yazarların ex-libris’leri

Bugünkü Haftanın Eğlencesi, bir okurumuzun ricası üzerine geliyor: Ünlü yazarların ex-libris’leri. Latince “…’nın kitaplarından” anlamına gelen ex-libris, kitapların girişine basılan isim damgalarından çok daha öteye gitmiş, başlı başına bir sanat türüne dönüşmüştür. Resimler, şekiller, süslemeler… estetik bir araç olmanın yanı sıra ex-libris sahibinin kişiliğini de yansıtırlar.

Yazarların ex-libris’lerini biz bulduk, onlardan kişiliklerine dair çıkarımlar yapmayı da size bırakıyoruz.

Sir Arthur Conan Doyle
Sir Arthur Conan Doyle

Devamı »

2012’den Kalanlar // Kitap

Kıyametin kopmadığı yılı geride bırakırken, Koltukname yazarları olarak –SevillaportakalıOptimusminimus ve Koltukname– siz sevgili okurlarımıza bu yıl haşır neşir olduğumuz albümler, filmler ve kitaplardan bir demet sunmak istedik. Naçizane listemize kitapla sonlandırıyoruz. İşte 2012′de bizi heyecanlandıran kitaplar.

Pedro Páramo
Pedro Páramo

Kendisi küçük, etkisi büyük kitap: Pedro Páramo / Juan Rulfo / Çev. Süleyman Doğru / Doğan Kitap

Süleyman Doğru, yalnızca iyi çevirileri değil, çevirdiği kitapların da yüksek kalitesiyle tanınan ve çalışmalarını severek takip ettiğimiz bir çevirmen. Yıllar önce Tomris Uyar’ın İngilizceden yaptığı çeviriden sonra, Pedro Páramo‘yu özgün dilinden Türkçeye ilk defa aktaran kişinin Doğru olması bizi çok sevindirdi. Juan Rulfo’nun bu kısa romanını sindirmesi açıkçası çok kolay değil. Ölüm döşeğindeki annesinin arzusu üzerine hayalet bir kasabaya babası Pedro Páramo’yu aramaya gelen Juan Preciado’nun hikâyesini anlatıyor kitap. Kısa bir sürede kasabanın ve Pedro Páramo’nun hayaletleriyle Juan Preciado’nun kendi geçmişinin hayaletleri birbirine karışıyor. İspanyolcanın Don Quijote‘den sonra en büyük başyapıtı sayılan bu kendisi küçük, etkisi büyük kitaba mutlaka göz atmanızı öneriyoruz.Devamı »

Numune kutularında portreler

New York, Croton Falls’lu sanatçı Michael Mapes, numune kutularında gerçekten etkileyici portreler yaratıyor. Çektiği fotoğrafları parçalara ayrıdıktan sonra parçalarını kelebek iğneleriyle tutturan, küçük büyüteçlerin arasına sıkıştıran ve yuvarlayarak ufak tüplere koyan Mapes’in çalışmaları bir o kadar da rahatsız edici. Flavorwire’ın dediği gibi, “Portreler izleyicinin kendini aynı anda hem bilimsel gözlemci hem de gözlemlenen gibi, hem deli bilim adamı hem de parçalanmış nesne gibi hissetmesine yol açıyor.” Bizim aklımıza da ister istemez John Fowles‘un Koleksiyoncu‘su geliyor; özellikle de kitapta yalnızca âşık olduğu kızı zindana kapatan “koleksiyoncu”nun değil, aynı zamanda mahkûm kızın sesini de duyduğumuz için.

H_1

Devamı »

Neden bu kadar geç?

Birkaç gün önce, Ayrıntı Yayınları‘nın John Fowles’un en önemli eserlerinden biri sayılan Daniel Martin‘i tam otuz beş yıl aradan sonra yayımlayacağının haberini yapmıştık. “İngiliz dilinin önde gelen romancılarından Fowles’un en esaslı romanlarından birinin çevrilmesi bizce kelimenin tam anlamıyla bir müjde!” diyordu Sevillaportakalı. Kitap şu anda, 12 Nisan’da piyasaya sürülmek üzere ön siparişte. Kitabı özgün dilinden […]

Fowles sevenlerden müjdemizi isteriz!

Koleksiyoncuyu, Büyücü‘yü, Fransız Teğmenin Kadını‘nı okumuş olan herkese müjdemiz var. John Fowles’un Türkçeye çevrilmemiş tek romanı, Daniel Martin, yazarın Türkiye’deki yayıncısı olan Ayrıntı Yayınları tarafından nihayet yayımlanmış. İngiliz dilinin önde gelen romancılarından Fowles’un en esaslı romanlarından birinin çevrilmesi bizce kelimenin tam anlamıyla bir müjde! Haber o kadar yeni ki, henüz Ayrıntı kendi internet sitesine kitabın bilgilerini koymamış. Bu yüzden kitapla ilgili detaylar için İdefix‘i öneriyoruz. Çevirmen, daha önce Ayrıntı için Tom Robins çevirmiş olan Nuray Yılmaz.Devamı »