Evlilik aşkı, formüller müziği öldürüyor mu?

David Gilmour ’75 yılının bir kış günü, arkadaşının kendisine ilettiği demoyu dinlediğinde “Bu kızda iş var,” demiş olsa gerek. Zira cebinden ödediği parayla o minik kızın düzgün birkaç kayıt yapmasını ve zamanın en büyük plak şirketlerinden EMI’a götürüp sözleşme yapmasını sağlamıştı. Gilmour’un yeteneği algılamakta mahir duyarlılığı sayesinde Kate Bush gizli bir elmas olmaktan kurtulmuştu.

Bugün işler artık pek böyle yürümüyor. Dijital devrim her şeyi olduğu kadar müzik endüstrisini de kökten değiştirdi. Eskiden plak şirketleri büyük hitler üretme potansiyeli olan müzisyen ya da grupları avlamak için işinin ehli uzmanlardan yardım alırdı. Grup ya da müzisyen bir büyük şarkı yazdığında, hemen mahir bir prodüktör devreye girer; o parçayı dillere pelesenk edecek şekilde düzenler; grubun ya da müzisyenin ve elbette şirketin çapına göre bir şehir, ülke ya da dünya turnesiyle desteklenirdi.Devamı »

35 yıllık bekleyiş biterken

Babooshka“,
Wuthering Heights“,
Cloudbusting“,
Running Up That Hill“,
Army Dreamers“,
Hounds of love“…

ve “The red shoes“,
And so is love“…

ve “Moments of Pleasure“,
Rubberband Girl“…

ve “James and the Cold Gun“…

Onu hatırlatmak için sıraladığımız şarkıların listesi daha uzar gider, bu kadarla yetinmek daha iyi olacak. Çünkü Kate Bush, 80’lerin tamamı ve 90’ların ilk kısmı boyunca sayısız liste başına imza atmış; dolayısıyla Kate Bush denince akan suların durması şaşırtıcı değil. Hatta bizim de dahil olduğumuz bir kesim için daha da fazlası söz konusu. O bir çığır açıcı, zarafetin müzikteki izdüşümü, “n’eylerse güzel eyler”i. İşte o Kate Bush, 35 yıl sonra ilk kez İngiltere’de 22 konserlik bir turne yapacağını ilan etti.Devamı »