2013 Londra Kitap Fuarı – Haberler

Fuarın kendisi bitmiş olsa da, 2013 Londra Kitap Fuarı dosyamız devam ediyor. Bugün, fuarla ilgili olmasa da, fuar aracılığıyla edindiğimiz kısa haberlerle ve resimlerle karşınızdayız:

IMG_0598

* Aldığımız en güzel haberlerden biri: Hasan Ali Toptaş‘ın Heba ve Gölgesizler kitaplarının İngiltere ve Amerika’yı kapsayan İngilizce hakları, Bloomsbury tarafından alındı. Barbaros Altuğ’nun Twitter’da yaptığı duyuruya göre, Heba‘nın çeviri hakları için 14 ülkedeki yayınevinden resmi olarak teklif gelmiş durumda. Bloomsbury’nin dünyadaki en büyük yayınevlerinden biri olmasının yanı sıra, İngilizce konuşulan ülkelerde çeviri edebiyatın zayıflığının, fuarda en sık tartışılan konulardan biri olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bu gerçekten sevindirici bir haber. Çevirisini John Angliss’le birlikte Maureen Freely‘nin yapacak olması, daha da güzel.Devamı »

2013 Londra Kitap Fuarı – 3. Gün

Bugün Londra Kitap Fuarı’nın son günüydü. Türkiye’nin odak ülke olduğu fuar seminerler, söyleşiler, kokteyller ve partilerle dolu dolu geçti. Birinci günün özetini buradan, ikinci günün özetini buradan görebilirsiniz. Şimdi sizlere son günden izlenimlerimizi ileteceğiz. Önümüzdeki günlerdeyse, daha uzun yer vermek istediğimiz yorum ve haberleri paylaşmayı umuyor2013-londra-kitap-fuari-2-gunuz.

IMG_0596

* Dün akşam British Council’ın, bu sefer odak ülke Türkiye onuruna düzenlediği kokteyl vardı. Kokteylde Ece Temelkuran ve Bloomsbury yayınevinden Bill Swaison’la konuşma fırsatı yakaladık. Temelkuran konuşmalarındaki ilgiden memnun, fuarda bulunmaktan da mutlu olduğunu söyledi. Swaison’ın ise Türkçe edebiyatla ilgili heyecan verici haberlerini, dediğimiz gibi önümüzdeki günlerde paylaşacağız.

* Bugün Granta dergisinin editörü Ellah Allfrey’e, yazar Hikmet Hükümenoğlu’nun, “Genç yazar sınırı neden 40?” sorusunu ilettik. Yanıt olarak Allfrey şunları iletti:Devamı »

2013 Londra Kitap Fuarı – 2. Gün

Londra Kitap Fuarı bugün de son hızıyla devam ediyordu. Bir yandan konuşmalar, söyleşiler, diğer yandan görüşmelere koşuşturan yayıncılar… İşte ikinci günden gözlemlerimiz:

2013-04-16 11.29.12* Author Lounge (Yazar Salonu), English PEN Literary Café (PEN İngiltere Edebiyat Kafesi)  ve Literary Translation Centre (Edebiyat Çevirisi Merkezi), Earl’s Court’taki her daim en kalabalık etkinlik bölümleri. Yazar Salonu’nda, özellikle “Kişisel Yayıncılığa Giriş” ve “Geleneksel Yayıncıları Bekleyen Zorluklar” adlı konuşmalar tıklım tıkıştı. Edebiyat Çevirisi Merkezi’nde, “Edebiyat Çevirmeni Nasıl Olunur” ile “Brezilya – Ülke mi Hareket mi?” başlıklı seminerler yer aldı. PEN Kafesi’neyse bugün Elif Şafak, Will Self ve Murathan Mungan gibi yazarlar konuk oldu. Özellikle Self’in sözünü sakınmayan bir yazar olduğunu söyleyebiliriz:

İngilizler -di’li geçmiş zamanı neden bu kadar çok seviyor? Çünkü -di’li geçmiş zamanda İngiltere harikaydı ve Thatcher hâlâ hayattaydı. Oysa bugün İngiltere boku yemiş durumda.

* Fuarda dijital yayıncılığa ve teknolojik gelişmelere ayrılan bölüm oldukça geniş. E-kitap ve e-okur markası Kobo, hem reklamları hem de etkinlikleriye dikkat çekiyor. İnternet devi Amazon, kitapçıdan ziyade yayıncı kimliğiyle ön planda — Kindle Direct Publishing standında “Bağımsız Yayıncılık” sloganı göze batıyor.Devamı »

2013 Londra Kitap Fuarı – 1. Gün

Earl’s Court’ta gerçekleşen Londra Kitap Fuarı, bu pazartesi başladı. Fuar alanındaki internet sıkıntılarına rağmen sizlerle olan biteni Twitter üzerinden canlı paylaşmaya çalıştık; fakat özetimiz biraz gecikti. Türkiye’nin odak ülke olduğu fuarın ilk gününün özetiyle nihayet karşınızdayız:

IMG_0567* Fuar bu pazartesi başladı dedik ama aslında gayriresmi açılış, 14’ü pazar akşamı Kalem Ajans’ın partisiyle gerçekleşti. Kalem Ajans’ın Earl’s Court yakınlarındaki The Pembroke Pub’da düzenlediği partide, yabancı yayıncı, ajans ve diğer kitap severlerin, Türklerin sayısını geçmiş olması dikkat çekiciydi. Bunu, Kalem Ajans’ın uluslararası ilişkilerinin gücüne yorabiliriz belki de.

* Bugünkü resmi açılış ise, odak ülkeye ayrılan bölümde, Elif Şafak’ın konuşmasıyla yapıldı. Şafak, “Bildiğiniz gibi Türkçe alfabede 29 harf var,” dedikten sonra, bu harflerden birinin de sessiz g-yumuşak g olduğunu belirterek devam etti. Şafak, kendisini bir yazar olarak bu sessiz g’ye benzetti – diğer tüm harfler konuşurken, onun sessizlik içinde gözlemlediğini ifade etti. Sık sık karşılaştığını söylediği, “Türkiye’de kadın yazar olmak nasıl bir şey?” sorusuna ise “Bir gül bahçesinde olmak gibi,” diye yanıt verdi. Aynı anda hem gülü rayihaları hem de dikenleriyle çevrili olduğunu, dikenlerin ise ifade özgürlüğü kısıtlamaları olduğunu belirtti.Devamı »

2013 Londra Kitap Fuarı yollarında

Siz sevgili takipçilerimizin hoşuna gideceğini umduğumuz bir haberimiz var: Koltukname, bu yıl Londra Kitap Fuarı’na katılıyor. 15-17 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek olan fuarın bu yılki odak ülkesi Türkiye. Haliyle Türkiye’yi, Türkçe yayıncılığı ve edebiyatı konu alan konuşmalar çoğunlukta. Biz de size fuar süresince günün özetlerini vermeye, ayrıca Twitter hesabımızdan anlık paylaşımlarda bulunmaya çalışacağız. Takibe devam!

Bu sırada Türkiye’nin Londra Kitap Fuarı’nda odak ülke olmasının ne anlama geldiğini merak edenler, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın basın toplantısında yaptığı açıklamalara göz atabilirler. İşte SabitFikir‘in yayınladığı açıklamadan bir bölüm:Devamı »