Perde kapanırken kulak kabartılanlar

Filmler; oyunculukları, senaryoları, sahneleri gibi müzikleriyle de hafızalarımızda yer edinirler. Bazılarında ise, o son sahnede çalan müzik, aklımızda kalan tek şey olur. Tüm filmin ruhunu taşıyan, darbesini vuran o son sahne, o unutulmaz parçayla mühürlenir. Bu gibi parçaları unutmak da o sahneden bağımsız düşünmek de imkânsızlaşır.

İşte size etle tırnak olmuş film sahneleri ve şarkılardan oluşan öznel bir liste:

Fight ClubPixies / “Where Is My Mind”

Fight Club, kuşkusuz tüm zamanların kült klasiklerinden biri. Chuck Palahniuk’ın aynı adlı kitabından senaryolaştırılmış bu David Fincher filmi, karakterleriyle, modern topluma vurduğu sert darbelerle, şaşırtıcı gerçekliğiyle tüm izleyenleri sarsmıştı.

Filmin son sahnesi ise, bize 80’lerin sonlarında kalmış, Kurt Cobain’in ilham kaynağı Pixies adlı grubu tekrar hatırlatmıştı. “Where Is My Mind” Fight Club sayesinde Pixies’in en bilinen parçası haline de gelmişti. O final ve Pixies parçası arasındaki kusursuz uyumu görmezden gelmek, dolayısıyla “Neymiş bu Pixies?” diye araştırmalara dalmamak elbette imkânsızdı.

 

SürüZülfü Livaneli / “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”

Hayatının 11 yılını tutuklu, 4 yılını da sürgünde geçiren Yılmaz Güney’in hapiste senaryosunu yazdığı, yönetmen Zeki Ökten’in 1978 yılında çektiği filmde Tuncel Kurtiz ve Tarık Akan da rol almışlardı.

Filmin gerçekçi dili ve yadsınamaz tespitleri dışında üst düzey oyunculukları da akıllarda kalmıştı. Ancak tüm bunlar kadar, filmin müziklerinin bir kısmında imzası bulunan Zülfü Livaneli’nin finaldeki parçası da unutulmazlar arasındaydı. Ankara’nın henüz pek de gelişmemiş eski görüntüleri eşliğinde “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”, sert ve çarpıcı bir sonu garanti altına alıyordu.

 

Donnie Darko: Gary Jules / “Mad World”

Oldukça karmaşık, fantastik bir hikâyeyi çok başarıyla anlatan bir filmdi Donnie Darko. Bir ilk film için çok başarılı bir iş çıkaran yönetmen Richard Kelly bir yana, müthiş bir oyuncu kadrosunu da barındırıyordu.

Filmin finalinde ise bir Tears For Fears klasiği “Mad World”, Gary Jules tarafından zarifçe yorumlanmıştı. Filmin genelinde anlatılan çılgın hikayeye daha güzel ve dingin bir son herhalde olamazdı.

The Assasination of Jesse James by Coward Robert FordNick Cave & Warren Ellis / “Song For Bob”

Sıkı bir film için kalın bir senaryonun şart olmadığının açık kanıtı bu film, uzak bir coğrafyanın pek de mühim olmayan tarihi bir hikâyesini konu ediniyordu. Ama epik ve dokunaklı anlatımı, filmin hemen tüm kahramanlarını adeta tanıyormuşuz hissini yaratıyor, dolayısıyla da hepsi için hüzünlenmemize yol açıyordu.

Casey Affleck’in ve listemize ikinci kez giren Brad Pitt’in müthiş oyunculuklarına ve tarifsiz güzellikteki doğa sahnelerine ek olarak filmin müzikleri Nick Cave ve Warren Ellis tarafından yapılmıştı. Bu afili ikili, filmin son sahnesi için de belki en dokunaklı parçayı saklamış, üç saatlik filmin sonunda izleyicilerin koltuklarına mıhlanıp kalmasına sebep olmuşlardı.

Eternal Sunshine of the Spotless Mind: Beck / “Everybody’s Gotta Learn Sometime”

Bu hoş, naif, zekice, komik hikâyeyi bilmiyorsanız, Atilla Dorsay’a kulak asmayıp bir an evvel izleyin, bu ayıptan kurtulun.

Bir başka modern zaman klasiği bu film hakkında söylenecek her şey söylenmiş durumda. Bu yüzden yer yer neşeli, yer yer depresif romantik bu film hakkında kanaat edindirmeye gerek yok. Ama son sahnesinde sizi uğurlayan Beck sürprizini hatırlatmamak olmaz. Filmin tüm ana hissiyatını ve ruhunu Beck’in sesinde hissedebilir, kayan yazılara siz de kapılabilirsiniz.

Website | + posts

Bir Cevap Yazın