Necatigil’den Şipal’e: “Yazılmadan kaldı bazı şeyler, gene de yazılmış kadar oldu”

behcet necatigil ve kamuran sipal

Behçet Necatigil ile Kâmuran Şipal, hem özgün eserleri hem de Almancadan yaptıkları çevirilerle tanınan edebiyatçılarımız. Günümüzde Necatigil’in şiirleri çevirilerinin, Şipal’in ise belki çevirileri eserlerinin önüne geçse de, tüm girişimlerinin sonunda paha biçilemez işler ortaya koymuşlardır.

Necatigil’in Şipal’e yazdığı aşağıdaki mektup tam da bu yüzden değerli: bir yazarın, çevirmenin, öğretmenin sürecine ışık tuttuğu için. Teneffüslerde yazılan mektuplar, seçici kurul toplantıları, yeni çıkan kitaplar, çeviri telifleri, kapanan yayınevleri… Belki de tüm bu olan bitene duyulan bir kırgınlık göze çarpıyor Necatigil’in satırlarında.

Bu mektup, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Mektuplar (2001; haz. Ali Tanyeri ve Hilmi Yavuz) adlı kitaptan alındı. Behçet Necatigil’in eserleri çoğunlukla Yapı Kredi’den yayımlanıyor; bunların haricinde Varlık’tan çıkan Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü, Sel’den çıkan Mitologya Sözlüğü ve Can’dan çıkan Sevgilerde sayılabilir. Çok çeşitli çevirileri içinse buraya bakabilirsiniz. Kâmuran Şipal’in eserleri ise Yapı Kredi Yayınları ve Cem Yayınevi‘nce basılıyor. Çevirilerini ise buradan görebilirsiniz.Devamı »

Çalıntı çeviriyi nasıl tanırız

intihalÇevirmen hakları, yavaş yavaş daha sık dile getirilen bir konu haline geldi. (Bu sıklık yeterli mi, yahut dile getiriliş biçimi doğru mu, başka bir tartışma.) Yayıncılık dünyasının korsanla mücadelesi ise zaten daha uzun bir süredir güncelliğini koruyor.

Peki ya çalıntı çeviriler? Neden çevirmen hakkı ve korsanla mücadeleden söz açılıyor da, intihale pek değinilmiyor? İntihal yaparak başta çevirmenlerin emeğini sömüren, ardından piyasada haksız bir rekabet ortamı yaratan, nihayetinde de okuru aldatan yayınevlerini nasıl ayırt edebiliriz? Çalıntı çevirileri nasıl tanıyacağız? Her fırsatta bu sorunu dillendirmekle kalmayıp çözümü için somut adımlar da atan çevirmen Sabri Gürses, bize rehber niteliğinde bir liste hazırladı. Kendisine teşekkür ediyoruz. 

Gürses’in bu konuda diğer yorumlarını Çeviribilim‘den takip edebilir, çevirileri ve diğer kitapları için Facebook sayfasına göz atabilirsiniz. Koltukname’nin telif hakları dosyasıysa burada.

—-

Çalıntı çevirileri tanımak için, ilk anda akla gelen yöntemler (örneğin iki çeviriyi karşılaştırmak) yeterince geçerli değil; fakat bazı temel kuşkular yararlı olabiliyor.

1. Ucuz, çok düşük fiyatlı kitaplar (2 TL ile 5 TL, hatta 10 TL arası olup hacimleriyle orantısız fiyata sahip olan kitaplar) kuşku uyandırıcıdır; çünkü çevirmene telif ödeyerek bu fiyata mal etmek zor bile değil imkânsızdır.Devamı »

Yeni bir çeviriyle Ulysses; Matisse’in gözünden Ulysses

Joyce’un kaleminden Leopold Bloom

James Joyce’un Ulysses‘inden Leopold Bloom adına kutlanan Bloomsday’dan bahsetmiştik, hatta kutlarken yemek isterseniz puding tarifi bile çevirmiştik. Bloomsday’in Türk basınında yeterince yer almadığından dert yanıyorduk ki, Kaya Genç‘in 22 Haziran’da Sabah Kitap‘ta yayımlanan bu yazısıyla az biraz teselli bulduk. Genç, “70’lik telif hakları üzerine” adlı yazımızda sorduğumuz, “Ulysses‘i tekrar çevirtmeye hangi yayınevi cesaret edecek? Ve buna gerek var mı?” sorularına kısmen yanıt veriyor ve Türkçeye yeni bir Ulysses çevirisinin kazandırılacağını bildiriyor: Yazar Armağan Ekici, 2008 yılından bu yana Joyce’un başyapıtının çevirisiyle uğraşmaktaymış. Hangi yayınevinden çıkacağı belirtilmeyen (yazarın yayıncısı ve yakın zamanda Giacomo Joyce‘u basmış olan Sel Yayıncılık söz konusu olabilir mi?) kitabı, yayımlanışının 90. yılı olduğu için 2012 Bloomsday’ine yetiştirmeye çalışmışlar fakat mümkün olmamış — roman yaz sonunda raflardaki yerini alacakmış. Merak edenler için, Devamı »

Farsçada Komik’in çevirmeninin şaka gibi tutuklanışı

Funny in Farsi‘nin (Farsçada Komik) yazarı Firoozeh Dumas‘ın Los Angeles Times‘taki makalesine göre, kitabın Farsça çevirmeni Mohammad Soleimani Nia dört hafta önce tutuklanmış. Nia kitabı 2003’te çevirdikten sonra İran asıllı Dumas’ın anıları büyük ilgi görmüş. Evinden aniden götürülen Nia’nın neyle suçlandığı ya da nerede tutulduğu bilinmiyor. Dumas’ın makalesinden bazı parçalar şöyle:

Çevirmen bir simyacıdır, ahengi, sesi, anlamı ve sembolü sizin anadilinizden benimkine, sizin kültürünüzden benimkine çevirir. Düşünceleri farklı topluluklara yayar, dünyaları birleştirir, sınırları ortadan kaldırır. Bu, İran gibi bir yerde tehlikeli bir iştir…Devamı »