The Beatles: albüm, konser, sergi

Haziranın başı The Beatles’ın pop müziği değiştiren albümleri “Sgt Peppers Lonely Hearts Club Band“in çıkışının yıldönümüydü. İlk defa şarkı sözlerinin şimdi çoktan alıştığımız tarzda basılıp albüme eklendiği, yine ilk defa şarkıların arasında duraklama olmayan albümün müzik tarihindeki önemiyle ilgili şu uzun, bol anektodlu, pek detaylı yazıya bakabilirsiniz. Paul McCartney’nin nasıl olup da bu yenilikçi albümü tasarladıklarının açıklamasını oradan kısaltarak çeviriyoruz:

The Beatles olmaktan çok sıkılmıştık. Artık genç oğlanlar değildik, artık adam olmuştuk. Bütün bu gençlik meseleleri, o bağırış çağırışlar çoktan bitmişti. Üstelik artık kendimizi çıkıp şarkı söyleyen performansçılar olarak değil, sanatçı olarak görüyorduk. John ve ben yazıyordum, George yazıyordu, filmler yapmıştık, John kitaplar yazmıştı. Artık sanatçı olmamız çok doğaldı.

Sonra uçakta aklıma birden bu fikir geldi. Kendimizi olmayalım, alter ego‘lar geliştirelim, zaten bildiğimiz imajımızı sürdürmek zorunda kalmayalım. Çok daha özgür olacaktık. Başka bir grubun personalarına bürünecektik. “Bunu başkası olsa nasıl söylerdi?” diye düşünecektik. Böylece John ya da ben mikrofondayken, John ya da Paul şarkı söylemeyecekti, bu farklı grubun elemanları söyleyecekti. Bu felsefeyi tüm albüme uyguladık. Bizi özgürleştiren bir çalışma oldu.

Albümün saymakla bitmez farklılıklarından biri de George Harrison’ın kendi yazdığı parçayı (“Within You Without You“) söylemesiydi. Dönemin gittikçe yükselen merakı Hindistan kültüründen etkilenmişti.  Bu parçanın  yansıttığı kültürün gruba ve dünyaya o dönemdeki anlamı için Philip Goldberg’in Huffington Post’taki yazısına bakılabilir.

The Beatles’dan Paul McCartney yine bu ay 70 yaşını dolduruyor. Bu bahar ayında Natalie Portman ve Johny Depp’in oynadığı ve kendisinin yönettiği “My Valentine” parçasına çekilen müzik klibini ünlülerin oynadığı müzik klipleri listemizin içinde Koltukname‘ye taşımıştık. Geçirdiği tüm müzik serüvenin ardından şimdi ne yapıyor, diye sorarsınız kendisi 70 yaşında Meksika’da bedava bir konserde 200 bin kişiye “Ob-La-Di, Ob-La-Da”nın mariaçi versiyonunu zıplaya hoplaya çalıyor:

John Lennon ise 1969’da Yoko Ono’yla Cebelitarık’ta evlendi. 1980’de öldürülmesinden önce Paul McCartney’nin başka bir hayat özlemini gerçekleştirdi. Bir oğlu oldu, onun için çocuk kitapları resimlemeye çalıştı. Müzikle iç içe bir biçimde başka sanatlarla ve siyasetle ilgilendi. Birçok açıdan değişip dönüşerek  “Sgt Peppers Lonely Hearts Club Band”in ruhuna sadık kaldı. Yakın zamanda hayatının Beatles öncesi dönemine ve Beatles’ın başlangıcına odaklanan çok güzel bir filmle, Nowhere Boy‘la (2009) Lennon’ın hayatı tekrar anıldı.

Yakınlarda ise Lennon’ın 70’lerde muhafazakâr Amerika’nın sınırlarını zorlayan resimleri tekrar gündeme geldi. Mart 1970’te Oak Brook, Illinois’de ilk kez sergilendiklerinde bu resimlerin kabul edilemez oranda cinsellik içerdiğini düşünen Yargıç Bert J. Rathje, sadece resimleri yasaklamakla kalmamış, bir kısmını da yaktırmış. Kalan yüze yakın resim şimdi kırk iki yıl sonra tekrar Oak Brook’ta sergileniyor. Serginin adı “The Artwork of John Lennon: A Return To Oak Brook/ Instant Karma” (John Lennon’ın Eserleri: Oak Brook’a dönüş/ani karma). Çalışmaları aşağıda görebilirsiniz. Ne dersiniz, sizce yazarların mı, yoksa müzisyenlerin mi ressamlığa soyunması daha iyi sonuçlar veriyor?

Dream Power (Düş Gücü)

Peace Brother (Barış Kardeş)

Power to the People II (Halk İktidara II)

The Land of Milk and Honey (Süt ve Bal Ülkesi)

On Cloud 9 (9. Bulutta)
Website | + posts

The Beatles: albüm, konser, sergi” üzerine bir yorum

Bir Cevap Yazın